siyahpusula
Murathan hayatımın ilk şairi... ilk aşkı... ilk gözyaşım...
Bu adamın lirik bir ruhu olduğunu düşünüyorum ve istesede istemesede çoğumuzun kanayan yaralarına dokunmayı başarabildiğini... sanki hep aynı şeyleri anlatsada her defasında kendisini dinletmesini biliyor... ustalıkla kullandığı kelimelerinde en çok ve çoktanda fazla yalnızlık var... ama öyle bir yalnızlıklı birgün ansızın çoğalan, çoğaldıkça özgürleşen, özgürleştikçe okuyanın kimliğini bulmasını sağlayan bir yalnızlık... okurken illaki yazanın ruhunu görmek, ona dokunmak, hissetmek Murathan'la gerçekleştirebildğim bir sanal eylem.
Kadından Kentler okurken kime dokunmak istiyorsanız dokunabildiğiniz bir kitap... 16 farklı kentin 16 farklı kadını... hikayeden çok roman tadında yazılmış bu kitapta yine farkettiğim ve ilk günkü heyecanımı yitirmeden okuduğum bu kitabı yaratan adam kelimeler üzerinde ustalıklı olmasından, ilham yönünden zengin olmasından ziyade oyunlarında, şiirlerinde, romanlarında ya da hikayelerinde karakterleri üzerinde yoğunlaşıp dersini ne kadar iyi çalıştığını gösteriyor bizlere... çalışkan, naif, lirik, aşık, biraz kadın biraz erkek ama en çokta çocuk bulduğum insan...
Murathan Mungan... istanbul sokaklarında zaman zaman karşılaştığım ama bir türlü yanına gidip tanışamadığım, sanki yüzüne karşı bir cümle kursam gerçekliğini yitirecekmişim gibi hissttiğim bu insanla "Kadından Kentler" de yeniden kucaklaşabildiğim için çok mutlu oldum...
Etiketler: edit post
0 Responses

Yorum Gönder